(+90) 312 418 82 69

jfmo@jeofizik.org.tr

Milli Müdafaa Caddesi NO:10/7

06650 Kızılay/ANKARA
MENU

BASINA VE KAMUOYUNA; 12 KASIM DÜZCE DEPREMİNİN YILDÖNÜMÜ

13 Yıl önce; 17 Ağustos 1999 Marmara Depreminden yaklaşık üç ay sonra, 12 Kasım 1999 tarihinde Düzce`de Richter ölçeğine göre Ms=7,4 büyüklüğünde deprem meydana gelmiştir.

Bu depremde devletin açıkladığı resmi rakamlara göre, 26704 konut ve 4093 işyeri ağır, 37825 konut ve 6950 işyeri orta hasar görmüştür. 763 kişi yaşamını yitirmiş, 4948 kişide yaralanmıştır. Ancak ortak kanı odur ki depremdeki kayıplar ifade edilenin çok üzerindedir.

Asrın felaketi olarak anılan Marmara ve Düzce Depremlerinden sonra ülkemizdeki deprem gerçeği, belirgin şekilde anlaşılmıştır. Bu depremlerden sonra, yasal düzenlemeler yapılmış, yönetmelik ve genelgeler çıkarılmıştır. Ancak; Simav, Tekirdağ ve Elazığ Depremleri ile 23 Ekim 2011 tarihinde Van`da meydana gelen 7,2 büyüklüğündeki depremde yaşananlar ülkemizin depreme hazır olmadığı gerçeğini ortaya çıkarmıştır.

Deprem bir doğa olayıdır. Tarihsel ve aletsel depremler incelediğinde de ülkemizde geçmişte olduğu gibi gelecekte de büyük depremlerin olacağı bir gerçektir. Deprem tehlikesi ile iç içe yaşamakta ola ülkemizde, aradan geçen 13 yıl içerisinde nelerin yapılıp nelerin yapılamadığı sorgulanmalıdır.  Deprem güvenlikli yapılar ve kentler oluşturmak için çalışmalar hızlandırılmalıdır. Zira deprem yarında olabilir, On yıl, yirmi yıl, otuz yıl sonrada olabilir.

Türkiye bir deprem ülkesidir. Nüfusumuzun büyük bir bölümü deprem tehlikesi altında yaşamaktadır. Kamu idaresinin yaptığı araştırmalara göre yapılarımızın yüzde 40`ı oturulabilir durumda değildir. Güçlendirme çalışmaları yeterli olmamıştır. Mevzuatımız yetersizdir. Yaşananların bir daha yaşanmaması için, parsel ve ada bazlı tüm yapılaşmalarda mühendislik hizmeti almayan hiçbir uygulamaya ruhsat verilmemelidir. Tüm Belediyelerimizde Yasa ve Yönetmelikler tam olarak uygulanmalı mühendislik sismolojisi-jeofiziği yapılmamış zemin etüt raporları kabul edilmemelidir.

Yerel yönetimlerde jeofizik mühendisi istihdamının yeterli düzeyde olmadığı bir gerçektir. Zemin etüt raporlarının standartlara uygun yapılmasının sağlanması ve denetimi için jeofizik mühendisi istihdamı artırılmalıdır. Güvenli yapı üretimi için kamusal denetim etkinleştirilmelidir. Yapı Denetim sistemi ticari rant kaygısından uzak bir kamu hizmeti olarak düzenlenmelidir.

Afetler olmadan önce gerekli tedbirlerin alınması ve deprem dayanıklı binaların yapılması amacıyla, 04 Ağustos 2012 tarih ve 28324 sayılı Resmi Gazete`de yayımlanan  " Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliği"nde eksiklikler bulunmaktadır. Sağlıklı ve güvenli kentler oluşturmak için eksikliklerin giderilmesi gerekmektedir.

03 Nisan 2012 ve 14 Nisan 2012 tarihlerinde Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde yapılan değişikliklerle, Oda`ların mesleki denetimleri ortadan kaldırılmıştır. Zemin etüt raporlarının Oda`ların denetimi dışında tutulması ileride onarılması güç yaralara neden olacaktır. Kamu yararı ve en temel insan hakkı olan sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama hakkı açısından bu karar yeniden gözden geçirilmelidir.

Türkiye`nin deprem gerçeğini ve yaşanan acı ve felaketlerin bir daha yaşanmaması için "Depremi Unutmadık Unutmayacağız Unutturmayacağız"

TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası olarak; 12 Kasım Düzce Depreminde yaşamını kaybedenleri saygıyla anıyor, yakınlarına ve ulusumuza bir kere daha başsağlığı diliyoruz.

TMMOB JEOFİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI
XIV. DÖNEM YÖNETİM KURURLU

Okunma Sayısı: 990